Sümeyye M. Doğan [1]
Mark Hanson (1960), 17 yaşında geçirdiği ciddi bir trafik kazasının ardından bir müddet komada kaldı ve fizik tedavisi tamamlandıktan sonra inzivaya çekildi. Bu süreçten Müslüman olmaya karar vererek çıktı ve Hamza Yusuf ismini aldı (1977). Bundan sonraki on yıl boyunca başta Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuzey ve Batı Afrika olmak üzere İslam coğrafyasında gezdi. Farklı ülkelerde iyi bilinen âlimlerden birçok İslamî konuda ders aldı. On yıllık yurt dışı eğitimlerinden sonra ülkesine dönerek burada Dinler Tarihi ve Sağlık Hizmetleri alanlarında diplomasını tamamladı.
Bugün dünyanın dört bir tarafında İslam hakkında konferanslar veren Amerikalı İslam bilgini Hanson, İslami ilimler merkezini kurmak için bölgedeki diğer âlimlerle çalışmalara başlamış, 1996’da Zaytuna Enstitüsü’nü kurmuştur. Enstitü Batı’ya klasik İslam tablosunu sunan, İslami ilimlerin ve geleneksel metotlarla eğitimin yeniden canlanmasını amaçlayarak her yıl çeşitli programlardan ve yaz kurslarından birçok mezun vermektedir. 2008’de Zaytuna College
olarak yeniden yapılanarak Berkeley’e taşınmış ve Batı’nın ilk Müslüman beşerî ilimler üniversitesi unvanını almıştır. 2009’da eğitime başlanan bu üniversitede İslam’ın birincil kaynaklarında rehberli bir çalışma ve İslami geleneğe daha yüksek düzeyde erişim sağlanması amaçlanmaktadır. Lisans programı, liberal sanatlar ve İslami çalışmalar alanındadır: İslam ve Batı. Yüksek lisans programımı da İslami metinlerde iki alan sunuyor: İslam teolojisi ve felsefesi veya İslam hukuku ve hukuk teorisi [2]
Kalbin Simyası: Manevî Yaralara Çare Bulmak [3] , yazarın Türkçe yayımlanan ilk kitabıdır. Kitap, Moritanyalı İmam el- Mevlud’un Matharat al-Kulub’un isimli şiir kitabının tercümesi ve tefsiri gibidir. Manevi arınmanın sağlanabileceği araçlar sunan bu kitap kalbi temizlemekle ilgili şiirlerden oluşur. Hanson bu kitabında sadece İmam Mevlud’un şiirini tercüme etmiyor, aynı zamanda çağımıza uygun örnekler ve yorumlar ekliyor. Bölümler çok uzatılmadan, sıkıntılarımıza pratik çözümler sunan Kuran ve Hadislerden ilgili referansları içermektedir. Savunduğu tutumu, yani İslam’ın barışçıl ve makul yanını sunuyor. Ayrıca kitap Creative Commons- [4] telif hakkı kapsamında, yani amacınız ticari değilse kitap
kopyalanabilir/dağıtılabilir.
Yaşadığımız sıkıntıların, kalbi rahatsızlıklarımızın nedeni her zaman tetikleyici dış koşullar veya başkalarının eylemleri değildir. Açık- gizli günahlarımız ve hastalıklarımız da kalbimizi kirletir. Kalbin psikolojik hastalıklarının ve tedavilerinin sunulduğu Kalbin Simyası kitabında incelenen bu hastalıklar arasında cimrilik, kıskançlık, nefret, ihanet, kin, kötülük, gösteriş, kibir, açgözlülük, şehvet gibi insanları çoğu zaman onları kontrol eden birçok rahatsızlık yer alır. Bu hastalıkların nedenleri, pratik tedavileri, İslam’ın bu sorunlarla nasıl başa çıktığı ve bu öğretilerden nasıl yararlanabileceğine dair bir bakış sunulmaktadır. Hanson temiz kalbi Allah’a yönelmiş, teslim olmuş bir kalp olarak tanımlıyor.
Kalbimizin yaşadığımız eylemleri algılamasına ve bundan etkilenmesine sayısız örnek verebiliriz. Basit bir örnek olarak gözümüzü kapatarak yürüdüğümüzde bile tedirgin olup heyecanlanırız, aslında kalbimiz bir kas yığını olup gerçek anlamda gözü bulunmasa da yaşadığımız her şeyi algılıyor ve görüyor. Çünkü kalbin kişisel sorumluluğumuzu
güçlendiren, yönümüzü düzeltmeyi başarmamıza yardımcı bir rehber gibi, üzerimizde ebeveynlik yapma yeteneği vardır. Bu yüzden kalbimizin sağlıklı kararlara varabilmesi için hastalıklardan arınması çok önemlidir. Ama arınma bir varış noktası değil, ömür boyu devam eden bir süreçtir ve kalbin saf mizacını yeniden tesis etmek sürekli bir çaba gerektirir. Kitap bu yaklaşımları bölüm bölüm küçük değişikliklerle hayatımıza uygulamamızı teşvik ediyor. Çevremizdekilerin durumunu değiştirmek istemeden önce, daha iyi hissetmek için enerji ve kaynak harcamak yerine kendini düzeltmekle başlamanın İslami ilkesini vurguluyor Hanson. İbadetler ve din kurallarının ötesinde entelektüelleşmeye başlamak için iyi bir kitap. Kuran ayetleri, felsefi öğretiler, yazarlardan alıntılar, tarihi hikayeler ve hadisler gibi her bölümde çeşitli kaynaklar yer almaktadır. Tavsiyeleri pratik yönergeleri sağlamlaştırmaya yardımcı, kendinizi konular hakkında düşünürken ve uygularken bulabilirsiniz. Ama tüm inanç temelli kitaplarda olduğu gibi, bazen çok vaaz verici. Ayrıca günümüze uygun bazı güncellemeler yapması gerekebilir, mesela iki çöp toplayıcının bile birbirini kıskanabileceği örneği gibi ya da eskiden erkek çocuklarına nazar değmesin diye kız çocuğuna benzetilmesi gibi, bir kesim insana kendisinin ne kadar alt kriter olduğunu (öyle olmadığını değil!) hatırlatacak örneklerden bence kaçınılmalı hele ki böyle bir kitapta. Eksikliğini hissettiğim nokta akıl sağlığı konusu. Kitap kalbin arınması üzerine ama aklın meydan okuması altında
(Müslümanların) kalbimizi nasıl anlamamız gerektiğine dair vizyonlar da sunmasını beklerdim. Ama daha çok, çocuğun eleştirel düşünme kapasitesine sahip olmadan önce ona dinin telkin edilmesi gibi, bu konularda henüz fazla düşünmeyen, bilgi sahibi olmayan insanlara telkinde bulunuyor. Bu yüzden daha çok lise ve üniversite çağındaki gençler için yazılmış diyebilirim. Onlara pratik araçlar ve dönüşüm yöntemleri sunup, bunları kullanmayı ve aktarmayı öğrenmeleri için iyi bir kaynak. Ama elbette her yaştan insan bu kitaptan faydalanabilir. Yazarın ocak ayında açtığı bir kitap okuma kulübü var. Ücretli değil ama destek vermeniz bekleniyor ve minimum 10 dolar ile başlıyor [5].